Selam!
Bugünün yazısı yine Eğri Çayır Arı Ürünleri 'nden bir roll-on deodorant .
Hadi başlayalım !
Uzun uzun tekrar markadan bahsedip size sıkmak istemiyorum. Bir önceki yazı fazlasıyla detaylı oldu bu onun devamı gibi olarak düşünüyorum :)
Yine propolisli bir ürün ile karşınızdayım ama bunun roll-on ürünüyle birleşmesi oldukça ilginç geldi.
Propolisin anti-bakteriyel olması roll-on için muazzam artı bir unsur. Zira hepimiz yazın sıcaklarında terliyoruz hele İstanbul'un yapış yapış sıcaklarında mahvoluyoruz -.-
Koltuk altlarımızda terlemeden , havasız kalmaktan dolayı oluşan bakteriler kokuyu oluşturuyor diyebiliriz. Bunu önleyici olarak propolis ve hamamelis suyu (cadı fındığı) içerisinde bulunuyor.
50ml olan deodorant küçük bir ambalajda. Oldukça basit bir tasarımı var.
Bir çok EğriÇayır ürünü gibi Fransa'daki anlaşmalı laboratuvarlarında üretilmiş.
Tüm içeriğin %99.02 'si doğal ürünlerden oluşuyorken tüm içeriğin %30.12'isi organik tarımla üretilmiş.
İçeriği aşağıda ve alüminyum olmadığını görüyorum. Uzun zamandır alüminyumsuz deodorantlar kullanıyorum ve etkilerinden oldukça memnunum. Normal bir deodoranta göre aynı etkideler benim için.
Bir başka benim için obsesifliğimin doruk noktası alacağım ürünün benden başkası tarafından kullanılmaması. Yahu kaç insanla kavga ettim deodorantın kokusuna bakmak için sıkan , roll-on döndüren. Çalışanlarla bambaşka kavgalar ettim sanki ne olacak alın gitsin tavırlarından bıktım zaten.
Bu yüzden ürünün üzerindeki emniyet bandını görünce bayıldım. Kişisel bakım ürünlerinde özel hissetmek her zaman önemli bana kalırsa.
Genel bir bakış ile EğriÇayır Propolisli Deodorant ;
Gün içerisinde tek başına ( metrobüs sıcaklarında test ettim ) harika bir iş çıkarıyor.
Terlemeyi değil ter kokusunu önlediğini özellikle belirtmek isterim.
Kendi var olan kokusu bebek pudrası/kremi gibi kokuyor.Tam bir Nivea kokusu aslında :) Ürünün içerisinde zaten parfüm bulunuyor. Pudralı kokulara bayıldığım gerçeği ayrı tabi.
Ancak çok hafif bir kokusu var kendi parfümünüzle karışık korkunç bir koku olmuyor. Sadece pudralı bir koku alıyorsunuz o kadar.
Ter lekesi için herhangi bir iddiası yok ürünün ama ben leke oluştuğunu deneyimlemedim.Beyaz gömlek giydiğim gerçeğini göz önüne alarak :)
Roll-on ların genel sorunu hemen kurumaması / emilmemesi . Bu roll-onda ise kuruma/emilme süresi orta diyebilirim. Kurusun artık diye can sıkıcılığı yok fakat normal bir roll-ondan farksız değil.
Ter kokusu etkisini ben öğlen 12'den akşam 5'e kadar yoğun bir plaza görüşmeleri günümde denedim . Risk aldım sanırım ama değdi. Akşam geldiğimde eve hala ter kokusu yoktu. Sadece İstanbul'un metrobüsünün kirli havası üzerimdeydi. :/
Kullandıktan sonra koltuk altımda stick deodorantlar gibi rahatsız edici bir doku tabaka oluşmadı aksine koltuk altlarım oldukça yumuşaktı.
Fiyat: 29 tl
Diğer bir çok ürüne EĞRİÇAYIR 'a tıklayarak ulaşabilirsiniz!
**EğriÇayır 'a ürünler için teşekkür ederim !
Gelecek yazıda görüşürüz!
Öpücükler :*